Valimiz Sayın Ekrem Canalp'in katılımıyla, Tarım Arazilerinin Kullanımının Etkinleştirilmesi (TAKE) Projesi kapsamında, ilimiz genelindeki 210 çiftçiye %75 hibeli toplam 152 ton mercimek tohumu törenle çiftçilerimize dağıtıldı.
İl Müdürlüğümüz bahçesinde gerçekleştirilen programa; Vali Yardımcısı Sayın Ekrem Güngör, İl Özel İdare Genel Sekreteri Sayın Abdulkadir Özer, Batman Ziraat Odası Başkanı Sayın Nizamettin Aydiş, kurum yöneticileri, Kurum personelimiz ve çok sayıda çiftçi katıldı.
Programda konuşan İl Müdürümüz Necdet Tuncer; Yakın zaman önce Sayın Bakanımızın takdirleriyle, Sayın Valimizin riyasetinde Batmanlı hemşehrilerimizin hizmetinde çalışıyor olmaktan büyük bir onur ve gurur duyduğumu ifade etmek isterim.
Batmanlı hemşehrilerimizin ilgi, alaka ve misafirperverliklerinin, şahsımda; onlara hizmet etmek hususunda büyük bir özveri ve gayret oluşturduğunu belirtmek isterim. Sağ olsunlar, var olsunlar.
MEZOPOTAMYA; (Mezopotamya'yı biraz anlamamız gerekiyor)
Milyonlarca yıldır, kuzey doğu Anadolu'nun yüksek dağlarına düşen yağışlar, sonrasında oluşan dereler ve nehirler, o topraklardaki en güzel mineralleri ve elementleri, Mezopotamya'nın vadilerine taşıdı. Ve sonucunda bu bereketli topraklar ve ovalar oluştu.
Ve insanlar; müreffeh bir yaşam kurmak için yönlerini hep Mezopotamya'ya çevirdiler. Tarihin kalbi hep bu topraklarda attı.
Milletler hep bu verimli topraklara sahip olmak istediler.
Şimdi bizler bu bereketli toprakların üzerinde yaşıyoruz.
Hem tarihe hem de gelecek nesillere karşı büyük bir sorumluluğumuz var.
Mezopotamya'nın bu bereketli topraklarına sahip çıkmalı ve onları en doğru şekilde kullanmalıyız.
Batman ilimizde yaklaşık 1 milyon dekar alanda bitkisel üretim yapmaktayız.
Bunun yaklaşık 750 bin dekarında tarla tarımı, 220 bin dekarında meyve tarımı ve 30 bin dekarında ise sebze tarımı yapmaktayız. Üretim alanlarımızın yaklaşık 150 bin dekarında sulu tarım yapmaktayız.
Büyük şehir olma yolunda ilerleyen Batmanımızda tarım açısından da büyük düşünmeli ve sahip olduğumuz; toprak, su, güneş ve iklim gibi kaynakları en güzel şekilde kullanarak, şehrimizin tarımını stratejik hedefler doğrultusunda yeniden planlamalıyız.
Çiftçi, Anadolu da sonbaharı; ah şu yağmur yağsa da, tarlayı sürsek de tohumlarımızı eksek diye söylenerek geçirir.
Şimdi yağmur yağdı, toprak çiftçinin dokunuşunu ve misafiri olan tohumun yolunu gözlüyor.
Çünkü tohum;
Yalızca bir bitkinin başlangıcı değil,
Aynı zamanda hepimizin yarını,
Besin ihtiyacımızın teminatı,
Çiftçimizin umudu ve geleceğidir.
NEDEN SERTİFİKALI TOHUM?
Bu projede sertifikalı tohum kullanıyoruz.
Çünkü sertifikalı tohum ile
Daha yüksek verim,
Homojen ve daha kaliteli bir ürün,
Kuraklığa, hastalık ve zararlılara karşı daha dayanıklı bir bitki elde ediyoruz.
TOHUMCULUK SEKTÖRÜ
Ülke olarak tarımsal üretimde en güçlü olduğumuz sektörlerden biri de tohumculuk sektörüdür.
Bugün üretimde kullandığımız tohumun % 96'sını kendi ülkemizden karşılamaktayız.
Aynı zamanda ülkemiz, tohum sektöründe net ihracatçı konumundadır.
KIRMIZI MERCİMEK;
Kırmızı mercimek, Baklagiller familyasında en temel bitkisel protein kaynağıdır ve tüm dünyada çok önemlidir.
Binlerce yıldır Anadolu da üretilir.
Sofralarımızın ve kültürümüzün vazgeçilmez bir parçasıdır.
İlimizde yaklaşık 170 bin dekar alanda 34 bin ton mercimek üretmekteyiz.
Kırmızı mercimek üretiminde ülkemizde 3. Sıradayız.
Mercimek kuraklığa çok dayanıklı, buğday ve arpa ile birlikte iyi bir münavebe bitkisidir.
Bildiğiniz üzere Mercimek bitkisi aynı zamanda köklerinde yaşayan bir kısım bakteriler sayesinde atmosferdeki serbest azotu toprağa bağlamaktadır.
Böylelikle mercimek hem kendi azot ihtiyacını karşılar hem de kendinden sonraki bitki için toprakta azot bırakmış olur.
Bu yıl önceki yıllardan farklı olarak mercimeğin baş belası ve mücadelesi çok zor olan kök boğazı çürüklüğüne karşı çiftçilerimize ilaçlı tohum teslim edeceğiz.
Böylelikle bitkilerimiz bu hastalığa karşı daha dayanıklı hale gelmiş olacaklar.
İlimizde TAKE Projesi kapsamında % 75 hibe ile Mercimek Tohumu dağıtımı 2020 yılından bu yana devam etmektedir.
Son 5 yılda yaklaşık 26 milyon TL bütçeyle 71 bin Dekar alanda 2.512 çiftçimiz projeden faydalanmıştır.
Bu yıl proje kapsamında 210 çiftçimize 152 ton Mercimek Tohumu dağıtımı yapacağız.
Projemizin bütçesi 10 milyon TL'dir.
İlimizde sadece bir adet Mercimek paketleme tesisi mevcut olup, bu tesis ürettiğimiz mercimeğin ancak % 20'sini işleyip paketleyebilmektedir
Bu yüzden çiftçilerimiz hasattan sonra üretmiş oldukları ürünleri kısa süre içerisinde ellerinden çıkartmak zorunda kalmaktadırlar.
Hasat sonrasında mercimeğin kg fiyatı 32 TL iken, şimdilerde borsada kırmızı mercimek kilogram fiyatı 45-50 TL arasındadır.
Bu sebeple ürünlerimizin daha katma değerli halde piyasaya arz edebilmemiz için ilimizde mercimek işleme ve paketleme tesislerinin sayısının arttırmamız gerekiyor.
Önümüzdeki dönemde yatırımcılarımızın Bakanlığımızın desteklerinden yararlanarak bu alanda daha fazla yatırım yapmalarını sağlamaya çalışacağız.
Sayın valimizin; “Kadim Toprakların Modern ve Model Şehri Batman" da “ova niteliğindeki çok verimli arazilerimizi korumak ve bu alanlarda yüksek katma değerli üretim yapmak zorundayız" yaklaşımıyla, ortaya koydukları vizyonda, kendilerinin çalışma ekibi içerisinde yer almaktan büyük bir kıvanç ve heyecan duyduğumu ifade etmek isterim.
Biz tarımcıların da tıpkı eğitimciler gibi çalışma sezonu sonbaharda başlar.
Bu sonbahar yağmur ile başladı. İnşallah yağmurun bereketi ile devam eder.
Tarlada izi olmayanın, harmanda yüzü olmazmış.
Siz değerli çiftçilerimizle birlikte, harmanda yüzümüz gülsün diye; tarlada iz bırakmaya büyük bir heyecanla başlıyoruz.
Tüm bu çalışmalarda bizlere liderlik yaparak verdikleri desteklerden dolayı; Sayın Bakanımıza ve Sayın Valimize,
Projelerimizin hayata geçirilmesinde bizlerden desteğini esirgemeyen Sayın Milletvekilimize,
Bütçe tahsislerinden dolayı sayın İl Özel İdaresi Genel Sekreterimize ve ekibine,
Projelerin gerçekleşmesinde emeği geçen başta çiftçilerimiz olmak üzere, İl ve İlçe Müdürlüklerimizde görevli tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.
Bu üretim döneminin tüm çiftçilerimiz için bolluk ve bereket içerisinde geçmesini umuyor, katılımınız için teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum. diye konuştu.
Açılış ve bilgilendirme konuşmalarının ardından program Valimiz Sayın Ekrem Canalp'in konuşmasıyla devam etti.
Tarım sektörünün hem dünyada hem de ülkemizde katma değeri en yüksek sektörlerden biri konumuna geldiğinin altını çizen Valimiz, tarımla uğraşan firmalar ve üreticiler geçmişe oranla çok daha yüksek kârlılık oranlarına ulaştıklarını ifade etti.
Tarımdaki katma değer artışının iki nedeni olduğunu ifade eden Valimiz, bunlardan birincisinin, dünyadaki nüfus artışı, ikincisinin ise fiyat esnekliği olduğunu belirterek, “Bugün dünyada yaşanan tablo tam olarak budur. Talep artıyor, ancak arz bu artışı aynı hızla karşılayamıyor. Sonuç olarak, tarımsal ürünlerin fiyatları nispi olarak yükseliyor.
Geçmişle günümüzü kıyasladığımızda hem dünyada hem de Türkiye'de tarımsal ürünlerin fiyatlarının geçmişe göre çok daha iyi seviyelerde olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
Elbette bu durumun iki yönü var.
Bir yönüyle bu tablo üreticilerimiz için sevindiricidir; çünkü ürünleri değer kazanmakta ve gelirleri artmaktadır. Ancak öte yandan tüketiciler açısından da fiyat artışları bir sorun teşkil etmektedir.
Dolayısıyla ideal çözüm, çiftçilerimizin daha fazla üretim yaparak gelirlerini artırması, buna karşılık tüketicilerin de makul fiyatlarla ürünlere ulaşabilmesidir.
Bu dengeyi kurmanın yolu bol üretimden geçmektedir.
Ne kadar çok üretirsek, ne kadar çok ürünü piyasaya arz edersek fiyatlar da o ölçüde dengede kalır. Böylece hem çiftçilerimiz kazançlı çıkar hem de tüketicilerimiz korunmuş olur.
Türkiye'de ve dünyada birim alandan en yüksek gelir seracılıktan elde edilmektedir.
Bir dönüm arazide klasik yöntemlerle üretimden belli bir gelir elde edilirken, aynı alanı sera haline getirdiğinizde yılın 12 ayı boyunca üretim yapmak mümkündür. Bu da hem verimi hem de geliri artırmaktadır" dedi.
Unutmayalım; Ne kadar çok üretirsek, o kadar güçlü oluruz
“Batman üretiyor, Batman üretecek, Batman kazandıracak" mottosuyla hareket ettiklerini ifade eden Valimiz, “Bizim hedefimiz, Batman'ı tarımda, seracılıkta ve modern üretim tekniklerinde öne çıkaran bir şehir hâline getirmektir. Sertifikalı tohumların kullanımıyla, modern sulama yöntemleriyle, verimliliği artıracak uygulamalarla hem çiftçilerimizin gelirini yükselteceğiz hem de bölgemizde güçlü bir tarım ekonomisi oluşturacağız. Bu anlayışla üretimin her aşamasında siz değerli çiftçilerimizin yanındayız.
Sertifikalı tohumla verimi artırmak, bilinçli tarımla ürün kalitesini yükseltmek ve seracılıkla yıl boyu üretimi sürdürmek hepimizin ortak hedefidir. Ne kadar kaliteli üretirsek, o kadar sürdürülebilir bir tarım ekonomisine sahip oluruz.
Batman üretiyor, evet. Ancak ürettiğini çoğu zaman sadece tırlara, kamyonlara yükleyip başka illere gönderiyor. Peki katma değer nerede kalıyor?
Katma değer sadece üretmekle, ham maddeyi satmakla elde edilmez. Eğer ürünü ham madde olarak satarsanız, onun değeri 1 liradır. Ama aynı ürünü paketlerseniz, markalaştırırsanız, işte o zaman işin rengi değişir.
Bugün 1 liraya sattığımız mercimeği, paketleyen, pazarlayan bir başka firma 3,5 liraya satabiliyor. Aradaki 2,5 liralık fark, yani katma değer, bu ürünü paketleyen, ticaretini yapan illere gidiyor. Bizim yapmamız gereken şey, bu katma değeri artık kendi şehrimizde tutmaktır" diye konuştu.
Batman yeni bir üretim modeline geçmelidir
Valimiz, “Batman, katma değeri kendi bünyesinde bırakacak yeni bir üretim modeline geçmelidir." demiştik. Bu doğrultuda Gıda İhtisas Organize Sanayi Bölgemiz (OSB) bizim için bir ihtiyaç değil, bir zorunluluktur. Bugün geldiğimiz noktada, o zaman sadece fikir düzeyinde dile getirdiğimiz bu projeyi hayata geçiriyoruz. Gıda İhtisas OSB'mizde şu anda yatırımcılarımıza parsel tahsislerine başladık.
Üç yıl önce “Bu proje Batman için şarttır." derken, bugün artık o alanlarda fabrikalar kurulmaya başlandı. Bazı yatırımcılarımız gerekli izinlerini ve yer tahsislerini alarak inşaata geçti.
Sanayi Bakanlığımızın da onayladığı yeni tahsislerle birlikte önümüzdeki hafta OSB Yönetim Kurulumuz toplanacak ve yeni yatırımcılara da yer tahsisi yapılacak. Gıda İhtisas OSB'mizin altyapı ihalesi tamamlandı, yüklenici firmaya yer teslimi yapıldı. Yaklaşık 40 gündür sahada altyapı çalışmaları devam ediyor. Yollar açılıyor, kanalizasyon, su, elektrik, iletişim hatları döşeniyor. Kaldırımlarıyla, yollarıyla, her yönüyle dört dörtlük bir Gıda İhtisas OSB kuruyoruz.
Bunun yanında bir de şunu söylemiştik: “Batman'ın gelişimi için bir lojistik kent de şarttır."
Çünkü üretim kadar, üretilenin doğru şekilde depolanması ve taşınması da hayati öneme sahiptir. Gıda İhtisas OSB'mizin hemen bitişiğinde, 600 dönümlük bir alanda Lojistik Kent projemizi de hayata geçiriyoruz. Burada da yatırımcılara tahsisler yapılmaya başlandı.
Batman yılda yaklaşık 33-34 bin ton mercimek üretiyor. Ancak depolama kapasitemiz şu anda sadece 3-4 bin ton civarında. Geriye kalan 30 bin ton mercimek kamyonlara, tırlara yüklenip başka illere gönderiliyor: Sakarya'ya, Bursa'ya, Mersin'e…
Bu ürünler o illerde depolanıyor, oradaki fabrikalarda paketleniyor, işleniyor. Sonra biz Batman olarak 1 liraya sattığımız mercimeği, market raflarından 6,5 liraya satın alıyoruz. Aradaki 5,5 liralık fark, yani katma değer, o illerde kalıyor. Zaten o iller Türkiye'nin en zengin bölgeleri.
Ama bizim bölgemizin buna ihtiyacı var.
Batman'ın kalkınması için katma değeri burada tutmamız gerekiyor. İşte bu nedenle Gıda İhtisas OSB ve Lojistik Kent projeleri bizim için hayati önemdedir.
Yarın bu projeler tamamlandığında, Batman'da üretilen 33 bin ton mercimeğin tamamı Batman'da depolanacak, Batman'da paketlenecek ve Batman'dan Türkiye'nin dört bir yanına gönderilecektir.
O zaman katma değer de burada kalacak. Batman'ın çiftçisi de, işçisi de, sanayicisi de hak ettiği payı kendi ili içinde alacaktır. Bu bizim önümüzdeki dönemdeki temel bakış açımızdır ve bu hedefe ulaşmak zorundayız.
Şimdi adım adım, istasyon istasyon ilerlemek suretiyle toplamda 22 bin dönüm, ilave alanlarla birlikte 23 bin dönüm arazide 23 adet Sera Kent kurmuş olacağız. Bir Sera Kent yılda ortalama 1 milyar lira gelir sağlıyor. 23 Sera Kent kurduğumuzda bu rakam yıllık 23 milyar liraya ulaşacak.
Ayrıca bir Sera Kent'te 1.500 kişi doğrudan, 500 kişi dolaylı olmak üzere toplam 2.000 kişilik istihdam oluşturuluyor. 23 Sera Kent tamamlandığında 46.000 kişilik istihdam Batman'a kazandırılmış olacak. Bu istihdamın büyük kısmını da kadınlarımız oluşturacak.
Çünkü Türkiye'nin her yerinde olduğu gibi, seracılıkta en çok çalışan, en çok emek veren, en çok kazanan kesim kadınlardır. Batman'da da aynı tabloyu göreceğiz; kadınlarımız Sera Kentlerde üretimin merkezinde yer alacak, hem aile ekonomisine hem şehir ekonomisine büyük katkı sunacaklardır.
Sera Kentlerle, Lojistik Kentlerle ve Organize Sanayi Bölgelerimizle birlikte Batman artık beş organize sanayi bölgesine sahip bir il olacak. Şu anda tüm bu projeler planlandığı şekilde, kararlılıkla ilerliyor.
Bunlara ek olarak, sanayi siteleri ve uydu kentlerle birlikte Batman çok daha büyük bir üretim ve istihdam kapasitesine ulaşacak. Bütün bu yatırımlar tamamlandığında, Batmanlılar artık iş aramayacak; iş Batmanlıları arayacak.
Ve biz bunu hep birlikte göreceğiz, hep birlikte yaşayacağız inşallah. Bugün burada gerçekleştirdiğimiz tohum dağıtımı da Batman'daki tarımı, üretimi ve verimliliği daha da teşvik edecektir" dedi.
Valimiz konuşmasının sonunda projenin hayata geçirilmesinde emeği geçen herkese teşekkür ederek, tüm çiftçilerimize bereketli bir üretim yılı geçirmeleri temennisinde bulundu.
Program çorba ikramı ve hatıra fotoğrafının çekilmesinin ardından sona erdi.